Komşu, ya da değil; tanıdık akepelilerin suratlarına bakmak lazım, gülebiliyorlar mı? Pempe pempe mi yanakları, etli butlu şişmanlar mı? Evleri kira mı, mülk mü? Girenleri çıkanları çok mu, haftada kaç defa çarşıya pazara çıkarlar, yaya mı giderler, dolmuşla ya da otobüsle mi? Kendilerine ait arabaları var mı?
Eğer onlar, büyük çoğunluk gibi hayat şartlarından bunalmamış, günlerini gün ediyorlarsa; banka hesaplarına mutlaka farklı maaş yatıyor, onlara ayrıcalık tanınıyordur.
Sağır sultan duydu. Elbette kilit noktalara, değişik kurumların tepelerine, uydurdukları, türettikleri makamlara yerleştirilen sıkma başlar, müptezeller her ay beş on maaş alıyor, biliyoruz. Haram para mutluluk getirmez. Cümbür cemaat bu ülkeyi soysalar da, üstümüzde tepinseler de, Allah'ın da bir hesabı vardır onlarla, bundan eminiz. Öte tarafta kesin çıkar da, bu dünyada da Allah bilir ne belalar sarmıştır başlarını, habersiziz...
Bizler mi?.. Ne olsun...
Aldanmışlığımızın, bilgi ve şuur eksikliğimizin, imandan yana zayıflığımızın, genel olarak tedbirsizliğimizin cezasını çekiyoruz... Daha ne kadar çekeriz, onu da Allah bilir şüphesiz...