Bu yazıda, masonik kuruluşlar hiyerarşisi içinde adeta "kreş" sayılabilecek ROTARACT, LEO gibi gençlik derneklerine değinilecektir.
İnsanların kişiliklerini kazandıkları ve geleceklerinin temellerini attıkları çağ gençlik çağlarıdır. Bu yaşlarda hedefler idealler belirginleşir, gelecek hayatın genel bir planı yapılır. Ağaç yaşken eğilir sözü oldukça yerinde bir sözdür. Çünkü gençlik çağında bazı şeyler tam anlamıyla yerli yerine oturmamıştır, bu yaşta yapılan yönlendirmeler ve yol göstermeler gencin kişilik gelişiminde etkilidir.
Masonlar; "Gençliğin ele alınması birinci hedefimizdir. Çocukları dinsiz olarak yetistirmeliyiz. Gençler kafalarını yormamalıdır. Din kardeşliğini yok edip bunun yerine mason kardeşliğini getirmeliyiz. Dinleri yok etmek olan gayemize bu suretle ulaşacagız." demektedirler.
Gençliğin, çağının belirleyiciliğinin farkında olan Masonlar, bu yaş gençlerini kendi felsefelerince yetiştirmeyi ve yönlendirmeyi, kurdukları gençlik dernekleri ile yapmaya çalışmaktadırlar. Bunlar Rotary'nin gençlik kuruluşu Rotaract, Lions'un öğrenci kuruluşu Leo'dur, ve üniversite gençliğini hedef alan AIESEC'tir.
INTERACT VE LEO
Interact ve Leo lise çağındaki gençleri (13-18) hedef kitle olarak seçmiştir. Büyük şehirlerimizde yaygındır. LEO 1957'de GLENSIDE LIONS Kulübü tarafından ortaya atılmış "14M YÖNETIM ÇEVRESİ"nde Bu fikir kök salmış ve Newyork bölgesinde kurulmaya başlamıştır. Ülkemizde ilk olarak 1976'da Alsancak'ta kurulmuştur.
Leo Önderlik, Tecrübe ve fırsat manasına gelen LEADERSHIP, EXPERIENCE, OPPORTUNITY kelimelerin baş harflerinden oluşturulmuştur.
Böylece gençlere küçük yaşlardan masonik çarpık zihniyetin en etkin afyonu "Makam, Mevki Hırsı" aşılanır . Her zaman daha fazlasına ihtiyaç duyulur, sahip olunanlar asla yetmez. Daha fazlası için herşeyden taviz verilir (!), Her engel ezilir (!). Şunu da belirtelim ÇALIŞKANLIK, AZİM, EMEK kutsal şeylerdir. Masonların hırsı ise ayrıdır, adam kayırmacılıkla, başkasının hakkını yiyerek, Ezilmemek için ezerek iş yaparlar. Herşeyleri gibi bu çarpık mantık da onlara Yahudilerden geçmiştir.
ROTARACT
Rotaract ise üniversite çağındaki gençleri (18-30) hedef kitle olarak seçmiştir. Kulübün sözde amacı "Uluslararası ahlak ve anlayış" ile "barışın teminine yardımcı olmaktır"..
Tabi ki Barış güzel şeydir. Fakat onların "BARIŞIN TEMİNİNE YARDIMCI OLMAK"la kast ettiği bu değildir. Milletimizin hakları yenirken, hakkında yanlı kararlar alınırken sessiz kalmamız, pasivize olmamız, boyun eğmemizdir. Hristiyan batının ve Yahudilerin denetimi altındaki bu örgüt için "Barış" ezileni susturma manası taşır. Avrupanın göbeğinde Bosna'da, yanı başımız Çeçenistan'da, Doğu Türkistan'da, Afrika'da ve daha bir çok yerde oluk oluk kan akarken bu "BARIŞÇIL" insanların sesleri çıkmaz da, menfaatlerine dokunan bir konuda hepsi ayağa kalkarlar. ABD ve İngiltere her türlü hukuk kuralını çiğneyip , Birleşmiş Milletler Teşkilatını bile hiçe sayıp müslüman ülkeleri bombaladıkları zaman sesleri çıkmaz
İşte dünya güçleri kontrolündeki LIONS, ROTARY, Mason derneklerinin; bizdeki gayrimüslüm ve Yahudi dönmesi (Sabetaycı), onla bunla kandırılıp üye yapılmış Türk uşaklarının barıştan anladığı budur !!!
Hedeflenen Türk insanını kendisine ne yapılırsa yapılsın, sesi çıkmaz hale getirmek, pasivize etmek, sindirmektir. Onun içindir ki, Mason-Lion-Roteryan aydınlar şehit ailelerini değil de, hapisteki teröristleri ziyaret ederler. Ölen bölücülere ağıt düzer, hatta "DARAĞACINDA ÜÇ FİDAN " diye haklarında kitap yazarlar! Kıbrıs'ta katledilen kundaktaki bebeği, Anadolu'da camiye doldurulup yakılanları unutup, Hala gözü topraklarımızda olan Yunanla dost olmamız için olmadık çaba sarf ederler. Bu nedenle Türkleri "barbar", "soykırımcı" olarak tasvir eden gerçek adı yunanca "Kanlı Topraklar" olan kitap Abdi İpekçi (sabetaycı-lion) zamanında Milliyet Yayınların'dan "Emanet Çeyiz" diye uyduruk bir isim altında, gençlerimizin beyinlerini bulandırmak için piyasaya sürülmüştür. Rahmi Koç bu nedenle Türkiye'deki kiliseleri restore ettirmek için vakıf kurdurmuştur. Bu nedenle evini satışa çıkarmış bir ev sahibi'nin evi alıcıya gezdirmesi edasıyla papazlara geziler düzenlemiş, bu nedenle Rum patriğinin elini öpmüştür.
Sonuç olarak yap bozun elimizdeki parçaları bile -ki kapalı kapılar ardında kimbilir neler yapılıyordur! - tabloyu görmemize yetiyor. Ortaya çıkan tablo hainlerin vatan satıcıların tablosudur. "Uluslararası ahlak ve anlayış" ise yukarıda vasıflarını saydığımız masonik guruplar için adam kandırma için kullanılan süslü kelime oyunlarından ötesi değildir. Onlar ahlakı ne bilir?
Sevgili gençler, süslü cümlelere, göstermelik işlere ve size sundukları imkanlara kanarak, bunların ardına gizlenen kirli oyunlara alet olmayın, sadece bu tip masonik guruplar değil her türlü oluşuma katılmadan önce, onları her yönüyle inceleyin. Sizler bizim geleceğimizsiniz, onlar bunun farkındalar, bu nedenle sizleri hedef alıyorlar.
Yukarıda adları geçen dernekler dışında masonik zihniyetin adamları, daha çok genci kontrol altına lamak için Ulu Önderin adını taşımaktan başka hiçbir olumlu yönü ve özelliği bulunmayan Atatürk'çü Düşünce Derneği ve bunun gibi bir çok derneğe de yuvalanmış vaziyetteler. Gençler, işiniz daha önceki nesillere göre çok daha zor. Bizler tehlikenin nereden geldiğini biliyor ve ona göre tedbirimizi alıyorduk, sizin karşınızda ise sinsi bir tehlike var. Yapacağınız şey ise okumak araştırmak, karşınıza çıkacak tehlikelere karşı bilgi ile silahlanmak.